Z [updated last March 09, 2016]
Z (abbrev) [total
mortality (Z=F+M)] Toplam ölümler (Z=F+M). Doğal ve balıkçılık nedeniyle
ölümlerinin toplamı. ® Total mortality rate (Toplam ölüm oranı).
zander [tatlısu levreği,
akbalık, uzunlevrek, sudak balığı] ® Sander lucioperca.
zebra danio (zebrafish) [?] ® Danio rerio.
zebra
goby [çizgilikaya balığı, zebrakayası balığı] ® Zebrus
zebrus.
zebra
seabream [çizgili isparoz, çizgili mercan] ® Diplodus cervinus cervinus.
zebrafish (zebra danio) [?] ® Danio rerio.
Zebrus zebrus (zebra goby) [çizgilikaya balığı,
zebrakayası balığı] Tabansaldır (demersaldır).
Zeidae (true dories, dories) [Dülgerbalığıgiller] Actinopterygii sınıfı, Zeiformes takımının ailesidir. Zenopsis ve Zeus olmak
üzere iki cinste 6 türü vardır. Akdeniz’de tek tür ile temsil edilmektedir.
Gösterişli yüksek gövdeli, yanlardan basık deniz balıklarıdırlar. Baş büyük,
profili çizgi halinde dışbükeydir. Ağız büyük ve eğiktir. Çeneler öne uzar
(protractile). Sırt yüzgeçleri dikkati çekecek şekilde uzun ve 7-10 dikelidir.
Bazı türlerde uzun iplikçiklidir. İkinci sırt yüzgeci yumuşak ışınlıdır. Gövde
çıplaktır (görünmez – mikroskobik – küçük pullarla kaplıdır). Rengi yeşilimsi
gri olup altın yaldızlıdır, gövdede büyükçe siyah bir leke, sarımsı ya da
grimsi bir halkayla çevrelenmiştir. Büyükçe gözler yukarıdadır. Kuyruk sapı
ince ve kuyruk yüzgeci küçük olup kırpılmış gibidir. Akdeniz’de yaşayan Zeus faber en büyük türlerden olup boyu
90 cm’ye ulaşabilir. Çoğunluğun boyu 10-50 cm’dir. Taban-yüzücü (bentopelajik)
balıklardır. Çoğunlukla 50-800 m’ler
arasında yayılırlar. Ancak orta suya da çıkarlar. Bazıları zayıf sürüler oluşturur,
Zeus faber tek gezer. Kötü
yüzücülerdir. Çamurlu tabanı tercih ederler. Yumurtlama yaz aylarında (Z. faber), diğerleri kışın ve su
kolonunda ve geniş alanda gerçekleşir. Yumurtalar tabana çöker. 3-4 yılda cinsi
olgunluğa ulaşırlar. Dülgerbalığıgiller yırtıcıdır. Gençleri zooplanktonla,
erin olanlar sürü oluşturan küçük balıklarla beslenir.
zenith [zenit] Yeryüzünde başucu
noktası. Nadir’in tersi. ® Nadir.
zentner (centner) [zentner]
zeolite [zeolit] Tatlı-su akvaryumlarında amonyum’u tutan bir iyon değiş-tokuşçu olarak
kullanılmaktadır. Uzun süre dayanmaz, onun için çok tuzlu suda bir gün
bekletilerek yeniden aktif hale getirilmesi gerekir. Balıkların görece uzun
süre canlı taşınmasında amonyum tutucu olarak yararlanılmaktadır.
Zeugopterus regius (Eckström's topknot) [beneklipisi
balığı, küçükpisi balığı] Tabansaldır (demersaldır), acı-suya girer. 10-
Zeus faber (John Dory, Saint Peter's
fish) [dülger balığı, güneş
balığı, dikenlipeygamber balığı, dikenlidülger, peygamber balığı] Toplam boyu
zigot [yumurta, zigot] İki eşey hücresinin kaynaşması sonucu ortaya
çıkar. Döllenmiş yumurta.
zinc [tutya (çinko)] Metal aksamların, gemilerin pervane, dümen vb’nin tuzlu suda aşınmasını
önlemek için ilgili malzemenin yakınına konulan madde.
Ziphiidae (beaked
whales) [kaşalotlar] Memeliler sınıfı, Cetacea takımı, Odontoceti alttakımının bir ailesidir. Bu
ailede 6 cins ve 19 tür bulunmaktadır. Orta boylu balinalar olup
Zoanimir's
blenny [horozbina] ® Parablennius
zvonimiri.
Zoarcidae (eelpouts) [Yılanbalığıanasıgiller] Actinopterygii-Işınlı-yüzgeçliler sınıfı,
Levreksiler (Perciformes) takımının bir ailesidir. Adlarından da belli olduğu
gibi yılan balığı görünümünde olan balıklardır. Sırt ve dışkıl (anal) yüzgeçler
kuyruk yüzgeciyle birleşiktir. Ailede yaklaşık 50 cins ve 220 tür
bulunmaktadır. Hepsi denizlerde ve tabana yakın yaşar. Yaygın bilenen türü Zoarches viviparous’tur.
zoea [zöa] Karides ve yengeç gibi bazı
eklembacaklıların kurtçuk (larva) evresi.
zona radiata [yumurta zarı] Kemikli balıkların kalınlaşmış, oldukça karmaşık yumurta zarı. Zarın
genellikle ışınsal (radyal) bir görünümü vardır.
zone [kuşak] 1- Balıkların sert aksamlarında yaş tayinlerinde kullanılan yapıya benzer
kısımlar. Bunlara bant, halka, marka da denmektedir.
zone [kuşak] 2- Bağımsız hayvan ve bitki
topluluğunu barındıran örneğin kıyı kesimi, resif platosu vb.
zone [kuşak] 3- Bant ya da şerit şeklinde
olan alan.
zoned miter [?] ® Mitra zonata.
zonolimnetic [gölkuşağı] Göldeki belirli bir derinliğe ait kuşak.
zoobenthivore [zoobenthivor] Tabandaki hayvanlarla beslenen.
zoobenthos [zoobentos] Deniz ya da göl tabanında yaşayan hayvanlar.
zoochlorella [zooklorella] Genellikle tatlı-su ve bazı deniz omurgasızı ve protozoalarla ortak
yaşayan (sembiyoz) herhangi bir yeşil suyosunu. Zoochlorellae ve Zooxanthellae
Büyük Okyanus kıyılarındaki deniz şakayıklarında bulunur.
zoocoenosis [zoosenöz] Birbiriyle ilintili olup bir şekilde etkileşen hayvan türlerinden oluşan
doğal topluluk.
zooid [zoid] Kamçılı üreme hücresidir; terim, bu hücrenin (gameti ya
da sporunun) doğası tam bilinmediğinde kullanılır.
zoolithe [zoolit] Taşlaşmış (fosil) hayvan ya da hayvan kısmı, organı.
zoological name [zoolojik ad] Bir hayvan grubunun bilimsel çift ismi.
zoological nomenclature [zoolojik isimlendirme] Hayvan gruplarının bilimsel isimlendirme sistemi.
zoology [zooloji] Doğal bilimlerin hayvanları konu alan ve inceleyen dalı.
zoon (animal) [Hayvan].
zooneuston [zoonöston] Nöston’un hayvan bileşeni.
zoonosis [zona] 1- Balıklar dahil bulaşıcı bir hayvan hastalığıdır.
Akvaryumla uğraşanlarda görülür. Eller ve önkollarda yara varsa deri iltihabı
oluşturur. Antibiyotikle tedavi edilir.
zoonosis [zoonoz] 2- İnsanlara geçebilen hayvan
hastalığı.
zoophagus [zoofaj] Hayvan ya da hayvansal malzeme yiyen.
zoophobia [zoofobi] Hayvanlardan korkma.
zooplankton [zooplankton (hayvansal plankton)] ® Plankton.
zooplankton net [zooplankton ağı] Hayvansal
planktonların toplanmasında kullanılan huni şeklinde olup ağzı kasnaklı dar gözlü
(~170-200µ) ağ.
zoospor [zoospore] Kamçılı (yani hareketli) spordur. Suda yaşayan mantar ve su-yosunlarının bir ya da iki kirpikle hareket
edebilen eşeysiz (cinsiyetsiz) üreme gözesi (hücresi). Hareket edebilmeleri
bunlara hayvansal görünüm verdiği için bu adla anılmaktadırlar.
zoosporangium [zoosporangiyum] Zoosporları oluşturan spor kesesi.
zoospore [zoospor] Suda yaşayan mantar ve su-yosunlarının bir ya da iki kirpikle hareket
edebilen eşeysiz (cinsiyetsiz) üreme gözesi (hücresi). Hareket edebilmeleri
bunlara hayvansal görünüm verdiği için bu adla anılmaktadırlar.
zooxanthellae [zooksantel] Resif oluşturan mercanlarla ortak yaşayan (sembiyoz) birgözeli
(tekhücreli) dinoflagellatlardır. Zooksantel mercana fotosentez üretimiyle
besin kaynağı sağlarken mercanda buna karşılık zooksantele koruma ve ışığa
ulaşmayı sağlar.
Zostera (eelgrass) [Zostera] Deniz çiçekli
bitkilerinden yeşilimsi, çiçekli, çok yıllık otsu cinsi. Tabanda çayır
oluşturur.
Zostera
marina (eel-grass) [?] Deniz çiçekli bitkisidir. Rizomları enlidir.
İlkbaharda çiçek açar. Boyu 1 m olabilir. Rizomları birkaç metredir. Kıyısal kesimde 2 - 3 m derinliklerde ve mansaplarda yaşar.
Tatlı suya girebilir. Zostera tek
evciklidir (monoecious). Vegatatif (çelikleme) ile de çoğalabilir. Bulanıklık
karşılaşabileceği en büyük tehlike ve tehdittir. Türkiye'nin Çanakkale
Boğazı-Saroz kısmında bulunur. Kullanımı Posidonia'da
olduğu gibidir.
Zostera
nana (dwarf eel-grass) [?] ® Zostera
noltii.
Zostera
noltii (dwarf
eel-grass) [?] Sin. Zostera nana, Phycagrostis minor. Deniz
çiçekli bitkisidir. Çok geniş tuzluluk aralığı ile (Hazar Denizi ve Aral Gölü
gibi kalıntı tatlı-sularda) su birikintileri ve lagünlerde yaşayabilen tek
deniz çiçekli bitkisidir. Kullanımı Zostera marina'da olduğu (gübre, altlık vs)
gibidir. Türkiye'de Ege Denizi'nin İzmir ve Çanakkale kısmında bulunur.
Zosterisessor
ophiocephalus (grass goby) [sazkaya
balığı, yeşil kaya, liman kaya, yosun kaya balığı, sazkaya,
sazkayası balığı] Tabansal (demersal) ve
okyanus-göçerdir (okyanodromdur). Acı-suya girer. Boyu TL=25 cm ve 5 yaşında
olabilir. Balıkçılığı vardır.
Zouger jar [Zuger kabı] Balık yumurtalarının kuluçkaya alındığı, suyun alttan girip uygun
oksijenlenmeyi sağladığı şişe. Kapta su
debisi ayarlanarak yumurtaların taşmayla kaybı önlenebileceği gibi ağız kısmı
ince ağla da kapatılabilir.
Zu cristatus (scalloped ribbonfish) [tepelikağıt balığı, kağıt
balığı] Derin-yüzücüdür (batipelajiktir). Boyu TL=130 cm ve daha büyük olabilir.
zyg [zig] İki parçayı birleştiren. Örnek; zigot (zygote)-eşeysel gözelerin
(hücrelerin) birleşmesinden oluşan göze.
zygote [döllenmiş yumurta (zigot)] Yumurtayla atmığın birleşmesi sonucu oluşan birlik.
Zigot.