V [updated last March 11, 2016]
V (abbrev) [V] Karın yüzgeci. ® P2.
vacuum [vakum] Havasız boşluk.
vadal [vadal] Kıyıya yakın yüzen.
vade-mecum [vade mecum] Benimle gidiyor
(vade=gidiyor, mecum =benimle). Bir bilim dalında temel bilgileri içeren cep
kitabı.
vadigo [çıplak] ® Campogramma glaycos.
Vagn Walfrid Ekman [Vagn Walfrid Ekman] İsveçli okyanus
bilimci (1874-1954). Stokholm’de doğmuştur. Fridtjof Nansen’in yanında Kuzey
Kutbu keşif gezisine katılmıştır. Nansen buzdağlarının rüzgarın estiği yönde
değil de 200-400 sapmayla ilerlediklerini görerek henüz
fizik öğrencisi olan Ekman’dan bu durumu araştırmasını ister. Ekman 1902’de
Ekman sarmalı kuramını yayınlar. Ekman kuramın yanında uygulamaya da önem
vermiş ve kendi adıyla anılan akıntı ölçer ile su şişesini de geliştirmiştir.
vagrant [migrating] Göçer.
vagrant bentos [migrating benthos] Yer değiştirme
yeteneği olan tabansal formlar.
validation [sağlay (geçerlilik)] Bir değer, bulgu ya da ölçümün doğru olup olmadığının
kontrolü. Örnek; yaş tayinlerinde yorumlanan halkaların belirlenen yıllara ait
olup olmadığının doğrulanması.
valliculture [valikültür] İtalya’da mevsimsel göçe dayalı olup bir bentle denizden ayrılmış acı-suda
balık kültürü.
valve [çenet] Bazı omurgasızlar ve
Bivalvia'nın kabuğunu açıp kapamaya yarayan küçük parça (düzenek) ve
diyatomelerin iki yarısından birinin hücre duvarıdır. Diyatomların früstül bölümüdür.
Van fish [tarek, inci kefali, pearl mullet] ® Chalcalburnus
tarichi.
van Veen grab [kumkapar] Tabandan karışık ve çoğunlukla tabakalanması bozulmuş örnek almaya yarayan
basit alet. Kerpetene benzer yapıda olup tabana kadar ağzı açık indirildikten
sonra çekilirken ağzı kapanan bir örnekleme aracıdır. Standard van Veen
kumkaparı ½, 2 ve 6 litreliktir. Fakat farklı büyüklüklerde de
üretilmektedir.
Van’t Hoff kuralı [Van’t Hoff’s rule]
vane [rüzgâr oku] ® Wind vane.
vanikoro
sweeper [üçgen
balığı, gölge balığı, yaprak balığı] ® Pempheris vanicolensis.
variance [varyans] Standart sapmanın
karesi.
variant [değişik] Bilinen tipik davranış ya da yapıdan farklı birey ya da
grup.
variation [değişim] Verideki değişme. Değişkenin yayılma ölçüsü ki bu merkezi
değerden sayısal uzaklık olup ortalamadan sapmanın karesidir.
varicose [varisli] Bazı
karındanbacaklılarda özellikle güçlü çapraz, şişkin kuleler büyümenin yeniden
başlaması sırasında sıklıkla eski ve işlevsel olmayan ağız çevresinin yerini
gösterir.
variegate gibbula [?] ® Gibbula varia.
variegated scallop [?] ® Chlamys varia.
variegated triton [?] ® Charonia tritonis.
variety [varyete] Ait olduğu türün görev ve yapısal özelliklerinden çok az farklılık gösteren
canlı. Şüpheli ve çapraşık taksonomik bir terim olup alt türden daha küçük
basamak olarak kabul edilmektedir.
vas deferens [atmık kanalı (sperm
kanalı)] Anüs ve idrar kabarcığı arasında birleşen ve çift erbezlerinden gelen
atmığı eşeylik boşluğuna ulaştıran kanal.
Vasco da Gama [Vasco da Gama] Ümit Burnu’nu aşan ilk
denizci ve kaşif (1460-1524). Portekiz’de doğdu. Babası da kâşifti ve
Hindistan’a denizden ulaşmak istiyordu. Bunu gerçekleştiremeden öldü. Oğul Gama
doğuya hareket etti (1497). Ümit Burnu’nu aşarak Afrika’yı dolaştı ve sonuçta
Kalküta’ya ulaştı (1498). Aynı yıl Hindistan’dan ayrıldı ve Portekiz’e döndü
(1499) ve bir kahraman olarak karşılandı.
vector [vektör] Yön ve büyüklüğe sahip bir çizgi ile sayısal bir değerin anlatımı.
vegequarian [vejakvariyen] Balık yiyen vejetaryen.
vegetative fish cover [bitkisel balık örtüsü] Sudaki balıkların üstünde olup onları örten, gölgeleyen
her türlü bitkisel malzeme.
vegetative reproduction
[vegetatif çoğalma] Bazı
tek hücreli algler hücre bölünmesiyle ki bu bazen çok hızlı olur ki buna da
ikili parçalanma (binary fission) denir.
Koloni oluşturmayan çok hücreli birçok lifsi form parçalanma ile
çoğalır. Parçalar bağımsız büyür.
veined rapa whelk (rapa whelk, Asian
rapa whelk) [rapana] ® Rapana venosa.
veined squid [?] ® Loligo forbesi.
veliger [veliger] Bazı yumuşakçaların yüzer
kurtçuğuna (larvasına) verilen ad.
velivolant [pupa yelken] Yelkenlerin tam şişmesi.
velocity [hız] Suyun yatağında yer değiştirme çabukluğu.
velocity barrier [hız engeli] 1- Su akışını durduran ya da yavaşlatan baraj, bent vb engel.
velocity barrier [hız engeli] 2- Hidroelektrik türbinlerine su taşıyan kanallara balık göçünü ve
yaralanmasını engellemek için konulmuş sınırlayıcı.
velvet belly lantern shark [karacamgöz, mahmuzluköpek balığı, köpek balığı, kadife köpekbalığı] ® Etmopterus spinax.
velvet ceramium [?] ® Ceramium ciliatum.
Venericardia
antiquata (antique cardits) [?] ® Cardites antiquatus.
Veneridae (venerids, venus
clams) [?] Kabuk katı, neredeyse eşit ve
hemen hemen değirmidir. Kancalar çıkık olup öne yerleşmiştir. Kabuk dışı oyuklu
kaburgalıdır. Eklem iyi gelişmiştir. Üş asıl dişlidir, önde yanal dişler
bulunabilir. Kabukların iç kenarı pürüzsüz ya da tırtıklıdır. Dış rengi kirli
beyazdan değişken parlak renklerle karmaşıklık gösterir. Solungaçlar yapraksı
tiptir. Sifonlar uzuncadır, ayak güçlüdür. Askı yükle beslenir. Gömülür ve
bazen de yuvalanır. Ailenin
Akdeniz sular sisteminde 25 türü barınmaktadır.
venerids [?] ® Veneridae.
Venerupis
aurea (golden
carpet shell) [?] Sin. Polititapes aurea; Polititapes petalina;
Tapes aureus. Kabuk değişken oval konturlu
olup dış yontusunda birçok eş merkezli oluk bulunur. Eklem dar bir asıl alan platoludur.
İç kenarlar pürüzsüzdür. Rengi dışta beyaz, koyu sarı ya da esmerdir. Geometrik
desenlerle süslenmiştir. İçi beyaz, sıklıkla altın sarısı ya da mor ile hafif
boyalıdır. Boyu en çok 5cm olabilir. Genelde rastlana boyları 3 - 4 cm
kadardır. Gelgit ve alt gelgit
kuşağındaki çamurlu tabanda yayılır. Lagünlere girer. Yaygın türdür. Eşeyler
ayrıdır. Türkiye'nin tüm kıyılarında bulunur. Avcılığı vardır.
Venerupis
decussata (grooved carpet shell) [?] ® Ruditapes
decussatus.
Venerupis
pullastra (pullet carpet shell) [?] İnfralitoralde kuma ya da kumlu çamura gömülü yaşar.
Birkaç bisusu ile sıklıkla katı malzemeye yapışır. Boyu en çok 4,5 cm
kadardır.Türkiye'nin Akdeniz ve Ege kıyılarında bulunur. Avcılığı vardır.
Venerupis
rhomboides (banded carpet shell) [?] Sin. Tapes
rhomboides. Kabuk uzunca ovaldir. Dış
yontusu eş merkezli olukludur. Eklem güçlü asıl alan platosunda yer alır. Üç
asıl dişi vardır. İç kenarı pürüzsüzdür. Dışı sarımsı ya da bejdir. Bazen
morumsu pembe olabilir. Boyu en çok 6,5 cm kadardır. Sıklıkla rastlanan boyları
3,5 ile 4,5 cm olur. Kumlu, kumlu-çamurlu, döküntülü malzemenin bulunduğu
farklı taban 180 m derinliğe kadar yayılır. Türkiye'nin Ege ve Akdeniz
kıyılarında bulunur ancak doğu Akdeniz’deki dağılımı eşit değildir. Avcılığı vardır.
venom [ağı (zehir)] Hayvanların ürettiği ağı, zehir. ® Poison.
venomous fishes [ağı (zehir) üreten balıklar] Ağı (zehir) üreten ve dikensi uzantılarıyla sokarak zerk
eden balıklar.
ventouses [vantuzlar] Kollar ve dokunaç çomakları
üzerindeki kase şekilli kassı yapılar (nadiren ağız zarında bulunur). Bunlar
(Decapod Sepioidea ve Teuthoidea’da) saplı olup nasırsı halka ile
güçlendirilmiştir; ahta-potlardaki vantuzlarda sap bulunmaz.
ventral [karın] Kafadanbacaklılarda yan tarafla karşılaştırıldığında huninin bulunduğu
taraftır.
ventral [ventral] Karın, karına ait.
ventral adipose fin [karın yağ yüzgeci] Karında anal yüzgeç önündeki yüzgeç.
ventral disk [karın diski] Göğüs yüzgecinden oluşma emici (yapışıcı) disk şeklinde yapı.
ventral fins [karın yüzgeçleri] Göğüs yüzgeçleri hariç karın tarafında solungaç yarığının
hemen arkasındaki çift yüzgeç. Bu yüzgeç göğüs yüzgecinin arkasında, altında ya
da önünde de olabilir. Bu yüzgeçler bazen bulunmayabilir.
ventricle [karıncık] Atardamardan gelen kanın toplandığı kalp odacığı.
Venus
casina (chamber
venus) [?] ® Circomphalus casinus.
venus
clams [?] ®
Veneridae.
Venus comb
[dikenli
salyangoz] ® Murex.
Venus
gallina (striped venus) [?] ® Chamelea gallina.
Venus
striatula (striped venus) [?] ® Chamelea gallina.
Venus
verrucosa (warty venus) [?] Oval
kabuk olup çok katıdır. Dış yontusu yüksekçe eş merkezli kaburgalıdır. Arka
kenarlarda çapraz, birbirinden ayrılan yumrular oluşturur. Dış rengi kirli
beyazdan esmere çalar, içi beyaz olup arkaya doğru esmerleşir. Boyu en çok 7 cm
kadardır. Sıklıkla 3,5 ve 5 cm boylarda rastlanır. Sığda temiz kumlu, çamurlu
ve çakılla karışık tabanda kendisini gömer. Eşeyler ayrıdır. Türkiye'nin Ege ve
Akdeniz kıyılarında bulunur. Avcılığı vardır.
vermes [kurtlar (vermes)] Hayvanlar aleminde yapay
bölüm. Asalak (parazit) kurtlar, nemertenler (Nemertini) ve halkalıkurtlar
(Annelida) vb gruplar.
vermiform [vermiform] Solucan şekilli, kurt
şekilli.
vermilion ceramium [?] ® Ceramium ordinatum.
vermivore [vermivor] Kurt ya da kurt
benzeri hayvanları yiyen.
vernacular name (trivial name) [yerel ad] Bilimsel adın dışında
yerel dilde kullanılan isim(ler). Halkın
anadilinde kullandığı ad(lar).® Common name.
vernal equinox [bahar gündönümü] Gece ve
gündüzün hemen hemen birbirine eşit olduğu zaman. Kuzey yarımküre için bu 20
Mart ile 20 Eylül’dür.
verrucose [verrukoz] Derisi yumrularla, siğille kaplı.
vertebra [omur] 1- Kemik ya da kıkırdak
malzemeden oluşmuş olup sırt ipliğini saran ya da onun yerine geçen ya da sıkça
omuriliği ve sırt toplar damarı koruyan yapı.
vertebra [omur] 2- Omurgayı oluşturan kemik yapılardan biri.
vertebrae [omurga] Bazı canlılardaki kemik ya da kemiğimsi taşıyıcı ana yapı. Kafatasından kuyruğa kadar uzanan omurların
oluşturduğu bütün.
vertebral counts [omur sayımı] Genellikle mevcut bütün omurların sayılması.
Vertebrata (vertebrates) [omurgalılar] Hayvanlar aleminde kordalıların çenesizler (Agnatha), balıklar (Pisces),
sürüngenler (Reptilia), ikiyaşayışlılar (Amphibia), kuşlar (Aves) ve memeliler
(Mammlia) alt sınıflarını içine alan en geniş altkabilesidir. Öz olarak
böcekler hariç diğer hayvanları kapsar. Yaklaşık 57,740 tanımlanmış türü içerir.
Önemli özellikleri kaslar ve merkezi sinir sistemidir. Diğer özellikleri omur
ve kafada yer alan gözlerinin olmasıdır. İç-iskeletlidirler.
vertebrates [omurgalılar] ® Vertebrata.
vertical [dikey] Herhangi bir noktadan arzın merkezine doğru olan yönü tanımlar.
vertical incubator [dikey kuluçka] Tabanında sudaki askı maddeyi süzen bir filtrenin olduğu ve içerisinden su
geçen ve çok yoğun yumurta ve kurtçuğun küçük bir alanda kuluçkaya alındığı
dikey kap.
vertical migration [dikey göç] Okyanus, deniz ve göllerde balıklar ile diğer hareketli canlıların su
kolonunda yukarıya (su yüzeyine) ve aşağıya (derine) hareketidir. Bu harekette
(göçte) canlılar genellikle gece yukarıya beslenmek ve gündüz aşağıya yırtıcılardan
korunmak için hareket ederler.
vertical mixing [dikey karışma] Suyun ılıman iklim kuşağındaki göllerde ilkbahar ve sonbaharda dikey yer
değiştirmesidir.
vertical temperature profile [dikey sıcaklık profili] ® Temperature
profile (Sıcaklık profili).
vertical transmission [dikey aktarma] Hastalığın ana-babadan yavrulara geçmesi.
vessel [gemi (tekne)] Denizde 5 ton (net) ve üzerinde olup balıkçılık ya da
bunu destekleyen ya da benzer amaçlı (araştırma, ulaşım, taşıma vb) kullanım için
donatılmış deniz aracıdır.
vessel catch limit [gemi av sınırı] Bir teknenin belirli ve kısa bir sürede (sefer, gün ya da
hafta) avlayıp karaya çıkartabileceği balık miktarı.
vessel monitoring system [gemi izleme sistemi] Uydudan yararlanılarak balıkçılık teknelerini izlemek
için kullanılan elektronik sistem.
vestibule [vestibül] Diğer boşluklara açılan kanal, kamara. Örnek; iç kulaktaki utriculus,
sacculus ve lagena.
VHF (abbrev) (Very High
Frequencies) [çok yüksek frekansar (VHF)] 30-300 MHz arasında yer alan radyoelektrik dalga.
VHS (abbrev) [viral
hemorrajik septisemi] ® Viral Haemorrhagic Septicaemia.
viable population [yaşayabilir popülasyon] Yaşama kabiliyeti ve evrilme potansiyelini sürdürebilecek
durumdaki popülasyon.
Vibrio [vibriyo] 1- Gram-negatif bir
bakteri cinsidir. Çoğunlukla tuzlu suda bulunur. Bilinçli ya da seçmeli olarak
oksijensiz olabilir. Tek kamçısı ile hareket edebilir.
vibriosis [vibriyo] 2- Vibrio spp.,’nin neden olduğu akut bakteriyel hastalıktır.
Victor Hensen [Victor Hensen] ® Hensen.
Vidalia volubilis (twisted ribbon) [?] Kırmızı algdir. Tallus yassıdır. Tek
eksenlidir. Büyüme uçtadır. Üreme eşyapılı trigenetik döngülüdür. Genelde boyu
5 - 15 cm'dir. 5-50 m'ler arasında detrituslu tabanda ser malzemeye tutunur.
Elle toplanır. Agar kaynağıdır. Tıbbi kullanımı olabilir.
villiform teeth [villiform dişler] Yama şeklinde ya da bant halinde yerleşmiş ince uzun
dişler.
villosa [villoza] Kısa saç ya da parmak benzeri oluşumlar.
Vinciguerria attenuata (?) [ışıldak
balığı] Yüzücüdür
(pelajiktir). 100-
violet bittersweet [?] ® Glycymeris violacescens.
violet sea urchin [?] ® Sphaerechinus granularis.
Viral Haemorrhagic Septicaemia (VHS) [viral hemorrajik septisemi] Kültürdeki Alabalıkgillerde görülen akut ve kronik
hastalıktır. Belirtileri; iştahsızlık, sürüden ayrılma, renkte koyuluk, kanama,
gözlerin pörtlekleşmesi (exophthalmia). Hastalık sıcaklık değişmesiyle ilgili
olup sıcaklığın 80C’nin altına inmesiyle ortaya çıkmaktadır. Bu hastalığa ‘Egtved hastalığı’ da denmektedir.
virgin [bakir] Dişi ya da erkek olmayıp henüz yumurtlamamış ancak yumurtlamak için
olgunlaşacak olan balık.
virgin biomass [bakir biyokitle] 1- Stoğun kuramsal taşıma kapasitesi. Henüz avlanmayan
denge durumundaki stoğun ortalama biyokitlesi. Sömürülmemiş ya da sözde
sömürülmemiş stoğun biyokitlesi çok nadir ölçülebilmiştir. Bilinen değerlerin
çoğu ise stok modeli çalışmalarından gelmektedir. Stoğun sağlığı için başlangıç
(referans) noktası olarak alınmakta olup (B/B0) halihazırdaki ve
başlangıçtaki biyokitle karşılaştırması için kullanılmaktadır.
virgin biomass [bakir biyokitle] 2- Üzerinde hiç bir avcılık baskısı olmayan doğal balık
biyokitlesi.
virgin population (pristine
population) [bakir
popülasyon (bozulmamış popülâsyon)] Popülasyonun henüz avlanmamış (el değmemiş) fakat ileride avlanılabilecek
kısmı ya da parçası.
virgin stock [bakir stok] Üzerinde hiç bir avcılık baskısı olmayan doğal balık stoğu. Büyüme ve içgöç (stoğa katılma) biyokitle
eklerken, ölümler biyokitleyi azaltmaktadır. Biyokitle denge durumunda olup
yalnız doğal nedenlerle (iyi ve kötü yıllar itibarıyla) artmakta ve
azalmaktadır.
virgin water [bakir su] Daha önce balık kültürü için kullanılmamış su.
viroloji [virology] Virüsleri inceleyen
bakteriyoloji bilim dalı.
virtual [virtüel] Sanal.
virtual population [sanal popülasyon] Yararlanılan (kullanılmakta olan) stok. Belirli bir anda
(zamanda) yaşayan ve ileride avlanacak balıkların sayısı.
virtual population analysis (VPA) [sanal popülasyon çözümlemesi (sanal
popülasyon analizi)] Geçmiş stok büyüklüğü
ve balıkçılık ölüm payını yaş ya da boy verilerini kullanarak hesaplama düzeni
(algoritması). Bunun için avlanan balık miktarının tam olarak bilindiği var
sayılarak stoktaki en yaşlı balıkların (en yaşlı yaş grubundaki) ölüm oranı ve
sayılarından hareket edilmek suretiyle yukarıdan -en yaşlıdan en gencine doğru
kayıpların eklenmesi suretiyle denizde olması gereken balık sayılarının tahmin
edilmesidir. Bu hesaplama düzenine tertip (cohort) çözümlemesi de denmektedir. ® Cohort
analysis (Tertip çözümlemesi).
viscera
[iç organlar] Vücudun değişik boşluklarında yer alan organlar. Balığın ve diğer hayvanların vücut boşluğundaki organları.
visceral pericardia [kalp zarı] Kalbi saran tek zar.
visceral peritoneum [karın zarı] İç organları saran tek zar.
viscid egg [yapışkan yumurta] ® Adhesive egg.
viscosity [akışkanlık (kıvam)] Sıvının akma yeteneği (hızı).
Vishnu [balık tanrısı] Vedas’ı Atbaş’dan (Asura Hayagreevan) kurtarmak için balık şeklini alan
Hind tanrısı (Mahavişnu=Mahavishnu).
visibility [görünürlük] Su berraklığının ölçüsü. Sechhi diskinin görünüp- kaybolduğu
derinlik.
visible implant elastomer tag [görünür elastik ekme marka] Işınır (fluoresant) plastik marka. Temiz dokuya iğneyle
ekilmesine rağmen dıştan görünür. Marka sıvı olup şırınga sonrasında esnek katı
hale geçer. Balık gruplarının belirlenmesinde kullanılır.
visible implant tag [görünür ekme marka] Küçük harf ve sayılar taşıyan 1-
vision [öngörü] Başkasının göremediğini sezinleme ve geleceğe hazırlıklı olma tecrübesidir.
visual survey [görsel inceleme] Stok bolluğunun sayarak belirlenmesidir. Dalgıç,
fotoğraflama seti, sualtı cihazıyla birim alandaki miktarın sayımı ya da
uçaktan yüzeyde sürü oluşturan balıkların belirlenmesi gibi incelemelerdir.
vita [life] Yaşam.
vital rates [canlı oranı] Doğal ölüm, doğurganlık ve büyüme gibi stok dinamiğini etkileyen
oranlar.
vitamin [vitamin] Hayvanlar tarafından
üretilemeyen ve dışarıdan hazır ve üretilmiş olanın alınması gereken
biyo-katalizatör görevini yapan organik maddeler (moleküller). Farklı maddeler
bugün vitamin olarak algılanmaktadır. Bunlar;
Vitamin A |
Retinol, Beta-carotene |
Vitamin D |
Cholecalciferol, Calciferol |
Vitamin E |
Tocopherol |
Vitamin K |
Menadione, Prothromin factor, Naphthoquinone |
Vitamin B1 |
Thiamine, Aneurine (1912’de bulunan ilk vitamin) |
Vitamin B2, G |
Riboflavin, Lactoflavin |
Vitamin B3 |
Nicotinamide, Niacin |
Vitamin B5 |
Pantotheric acid |
Vitamin B6 |
Pyridoxine, Pyridoxal |
Vitamin B7, H, I |
Biotin |
Vitamin B8, B9, M |
Folic acid, Folate |
Vitamin B10, R |
p-aminobenzoic acid, PABA |
Vitamin B12 |
Cobalamine, Dibencozide |
Vitamin B15 |
Pangamic acid, Dimethylglycine |
Vitamin B17 |
Amygdalin |
Vitamin C |
Ascorbic acid, hygnose |
Vitamin P |
Bioflavonoids, Citrus factor - teknik adlarıyla |
vitelline vesicles [yumurta sarısı damarları] Yumurta sarısı bölgesindeki atar ve toplar-damarlar.
vitellus
[besin kesesi (vitellüs)] Yumurtada zar ve çekirdek
dışında kalan malzemenin hepsi.
vivipar (vivipary, viviparous) [vivipar] Doğurucu, doğurgan, canlı doğuran. Ceninin (embryonun) gelişmesi ve beslenmesi anne
karnında olur. Cenin eşle-(eteneyle-plasentayla) rahme bağlıdır. Doğumla
birlikte bu bağ kopar.
viviparity [doğurucu] Aktif ve serbest yüzen genç bireyleri doğuran.
viviparous (vivipary) [vivipar] ® Vivipar.
viya [steady] Teknenin
istenen yöne döndükten sonra o yönde seyrine devam etmesi için kullanılan komut
(viya böyle!).
VMS (abbrev) [gemi izleme sistemi] ® Vessel Monitoring System.
VOC (abbrev) [uçucu organik bileşikler] Volatile Organic Compounds.
volatile [uçucu] Buharlaşabilen.
Volga pikeperch [berş, sekret balığı] ® Sander volgensis.
Volvocidae [Volvocidae] Kamçılı birgözeli (birhücreli) hayvanlar ailesi.
volvox [rotating] 1- Dönen (etrafında).
Volvox [Volvox] 2- Küre şeklinde,
içi oyuk, çift kamçılı gözelerden (hücrelerden) oluşan yeşil suyosunu.
vomer [vomer] Damağın ön-orta kısmındaki
çoğunlukla dişli ya da çift dişli üçgensi kısım.
von Bayer hunisi [von Bayer trough] Balık yumurtalarının
sayımında kullanılan 30 cm’lik huni.
-vorous (suffix) [-vor] X’i yiyen.
vortex [girdap (vorteks)] Kendi etrafında dönen, ekseni etrafında dairesel hareket
eden su.
vorticity [vortisite] Kendi ya da ekseni etrafında dönme ölçüsü.
VP (abbrev) [sanal popülasyon] ® Virtual Population.
vulnerability [korunmasızlık] Avlanabilirlik anlamını taşımakla birlikte popülasyonun belirli bir
kısmının, örneğin belirli boydaki bireylerinin ya da belirli bir bölgede
yaşayanların avlanabilir olmasıdır.
vulnerable [korunmasız] Popülasyonun belirli bir av aracıyla avlanabilen kısmı.